top of page

Engellilik ve cinsellik



Seks hala konuşmaktan çekindiğimiz bir konu. Engellilik de öyle. Peki ikisini birleştirmeye çalışırsak herhangi birimizin ağzından bir şey çıkabilecek mi?

Engelli kişilerin %50’sinden fazlası aktif bir cinsel hayata sahip değil. Ancak WHO (World Health Organizatıon)’a göre cinsellik - kadın, erkek, çocuk- herkesin hayatının bir parçası, hayatın diğer alanlarından ayrılamayacak temel bir ihtiyaç. Araştırmalarda veya tartışmalarda engelli bireyler hâla tüm bir birey olarak görünmektense araştırmanın veya tartışmanın içerisinde bir obje olarak görülmeye devam etmekte (Booth 1996, p.238).

Fiziksel ve zihinsel engeli olan kişiler modern toplumda aseksüel bireyler olarak görülmekte (Shakespeare, 1996, p.199). Seks, gençlik ve fiziksel çekicilikle bağdaştırılmakta ve bu ikisinin varolmadığı durumlarda cinselliğin varlığı yok sayılmakta. Seks ve engellilik beraber ele alındığında ise genelde kapasite, teknik fonksiyon ve doğurganlık konularını aşamıyor. Tüm bu tartışmalar içerisinde cinsel his ve istekler, cinsel yönelim ve cinsel varoluş göz ardı edilmekte. Bunun beraberinde de özellikle genç engelli bireyler için cinsel keşif imkanı kısıtlanmakta; hayatlarının genelinde karşılaşmak zorunda kaldıkları limitli yaşam seçenekleri de elbette ki özgüveni etkilemekte. Soru sormak veya bilgi edinmek istedikleri zaman ise çevrelerindeki kişilerin ‘doğru cevabı’ verememe endişesinden dolayı genelde engelli bireyler cinselliklerini kendi başlarına anlamaya bırakılmakta ve bir çoğu sonunda bunun onların hayatlarının bir parçası olmayacağını kabul etmeyi tercih etmektedir.

Modern toplumun yerleştirdiği ideal imaj kavramı sebebiyle kimi engelli birey kendini yeterince çekici hissetmeyebilir ve bu sebeple de sevmeyi ve sevilmeyi, bir ilişki yaşamayı kendi hakkı değilmiş gibi görebilir. Varolan engelliklikle ilgili genellemeler ve oluşturulmuş kısıtlamalar ve tabular da engelli bireye ekstra zorluk yaratmaktadırlar. Bunun dışında veriler doktorların engelli bireylere cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar, serviks kanseri, meme kanseri ve diğer cinsel ya da üreme ile ilgili hastalıklar ile ilgili tanı testlerini daha az kullandıklarını gösteriyor. Söz konusu engellilik ve cinsellik olduğunda, en sık yanlış bilinenler şunlardır:

  • Engelli bireylerin cinsel ihtiyaçları yoktur.

  • Bazı engelli gruplar (Down sendromu gibi) cinsel olarak ‘fazla’ aktiflerdir.

  • Seks anlıktır ve seks için hazırlanılmaz/plan yapılmaz.

  • Engelli bireyler ‘gerçek seks’ yaşayamaz.

  • Engelli bireyler cinsel olarak çekici değillerdir.

  • Engelli gençlerin cinsellik ile ilgili eğitilmeleri gerekmez.

  • Engelli bireylerin seksten daha önemli ihtiyaçları vardır.

  • Zihinsel engeli kişiler çocuk yetiştiremez ve böylece onların çocuk sahibi olma imkanları olmamalıdır.

Tüm bu düşünce kalıpları yüzünden özellikle zihinsel engeli olan kişilere sosyal ve cinsel ilişki arayışı imkanı sağlanmamaktadır. Öğrenme güçlüğü olan engelli bireyler hayatlarının bir çoğunu enstitülerde geçirerek, sterilize edilerek ve cinsellikleri üzerinde başkalarının egemenliğinin sürdüğü bir şekilde geçirmek durumunda bırakılmaktadır (May & Simpson, 2003; Booth, 2003). Zaman zaman gösterebildikleri uygunsuz cinsel davranışlar sebebiyle (örneğin topluma açık bir alanda masturbasyon gibi) de cezalandırılmaktadırlar. Uygunsuz cinsel davranışların sebebi bir çok şey olabilir; rehabilitasyon merkezlerinde yetiştikleri için yeterince sosyal deneyim yaşayamamış ve bu sebeple toplum içerisinde neyin kabul edilir, neyin kabul edilmez olduğunu henüz keşfetmemiş olabilirler. Bunun çözümü için de her bireyin cinsel eğitime erişebilirliği sağlanmalıdır. Bu eğitime erişimin engellenmesinin bir diğer karanlık sonucu da engelli çocukların tipik gelişen çocuklara oranla daha fazla cinsel istismara maruz kalıyor olmaları.

Bazı engellilik tanımları cinselliği direk olarak etkileyebilirken birçok engelli bireyin sosyal ve cinsel ilişki kurmak için önünde başkaları tarafından konulan sınırlar dışında bir engel yoktur. Örneğin, paraglepic veya quadriplegic kişilerde, yani vücudunun omuz aşağısı veya belden aşağısındaki his kabiliyetini kaybeden kişilerde, cinsel fonksiyonlarındaki kayıp cinsel isteksizlik anlamına gelmemektedir. Cinsel organlarındaki hisleri kaybetmeseler de, orgazm hissini kaybetmiş olabilirler ancak bu his vücudun başka bölgelerinde de hissedilebilir. Cinsel birliktelik herkeste olduğu gibi sadece fiziksellikle sınırlı değildir, cinselliğin duygusal kısmı da en az fiziksel kısmı kadar değerlidir.

Bazı engellilik tanımları kullanılabilecek doğum kontrolü metodlarını etkileyebilir. Örneğin Spina Bifida tanımına sahip olan kişiler latekse (çoğu prezervatifin yapıldığı madde) alerjiktirler dolayısıyla lateks olmayan kondomlar kullanmalıdır. Eğer vücudunuzda kan dolaşımı zayıfsa veya hareketliliğiniz etkilenmişse, doktorunuz hap kullanımını tavsiye etmeyebilir çünkü bu kan pıhtılaşmasına sebebiyet verebilir. Tanımınız için en doğru doğum kontrolü hapını doktorunuza danışarak elde edebilirsiniz.

Engelli bireylerin cinsel varoluşları kabul edilmeyi hak eder. Her bireyin cinselliğini ifade edebilme hakkı vardır. Bu hak bireye istediği kişiyle cinsel ilişkiye girme ya da girmeme, evlenme, aile kurma ve çocuk yetiştirme hakkı sağlar. Bu hakların her bireye tanınması ve hak arayışına girebilmesi için yeterince bilgi sahibi olması gerekmektedir.

Kaynakça:

  • Booth, T., Booth, W. (1996). Sounds of Silence : narrative research with inarticulate subjects. Disability & Society, 11(1), 55-69.

  • Booth, T. (2003). Parents with learning difficulties and the stolen generation, Journal of Learning Disabilities, 7(3), 203-209.

  • Cooper, Elaine & John Guillebaud (1999). Sexuality and Disability: A Guide for Everyday Practice. Radcliffe Publishing. p. 16.

  • "Further Information : Resources on Sex and Sexuality for Health and Social Care Professionals". Sexual Respect. Outsiders Trust. 2013. Retrieved 8 March 2014.

  • May, D. Simpson, M.K. (2003). The parent trap: marriage, parenthood and adulthood for people with intellectual disabilities. Critical Social Policy, 23(1), 25-43.

  • McRuer, Mollow, Anna, Robert (2012). Sex and Disability. Duke University Press.

  • Shakespeare, T. (1998). The Disability Reader: social sciences perspectives. London: Cassell.

  • Tepper, Mitchell S. (2000). "Sexuality and Disability: The Missing Discourse of Pleasure". Sexuality and Disability. 18 (4).

  • Tiffanie Robinson (20 February 2014). "Sex and disability: it's about communication and experimentation". Disability Horizons. Disability Horizons. Retrieved 7 March 2014. http://disabilityhorizons.com/2014/02/sex-and-disability-its-about-communication-and-experimentation/

  • Traustadottir, Rannveig (July 1990). "Obstacles to Equality: The Double Discrimination of Women with Disabilities". Center on Human Policy.

  • Tuppy Owens (19 March 2012). "Outsiders: talking about disability and sex". Disability Horizons. Disability Horizons. Retrieved 8 March 2014. http://disabilityhorizons.com/2012/03/outsiders-talking-about-disability-and-sex/

Son Paylaşımlar
Arşiv
Etiketlere Göre Ara
Henüz etiket yok.
bottom of page